20 Şubat 2012 Pazartesi

UYKUSUZLUĞUM VE MÜZİK


Uyumadığım gecelerden birisiydi yaşadığım şu durum. Saatlerimi bana bir şeyler katarak değilde;  hiç bir şey yaparak öldürmüştüm gene... Kafamı pencereye doğru çevirdiğimde, perdenin aralık kısmından, günün ilk ışıklarını çaktırmadan sızdırmasını görünce, radikal bir kararla kalktım ve sürükledim perdeyi ve güneşliği bir düşman gibi.Dışarı bakmak uykusuzluğumu yenen  kafein gibiydi.  Pencere önündeki masaya geçerek başladım yazmaya  düşünmeden. Tık, tık, tık... Dışarıda gri bir sis ve şantiye haline gelmiş bir kentin normal bir tezahürü olarak inşaatlar. Aslında dışarıda ki gri halini almış bir hava kirliliğiydi sisten daha çok... Yine de sıkmadım canımı kulağımda ki müziğe aldanarak. Tık, tık, tık... Bir sigara daha yakıp daha bir grilik kattım havaya... Ve gene uyanamadım güzel bir güne... Ama sıkmadım canımı, müziğin cazibesine kanarak...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder